Bilindiği üzere özelliklerimiz DNA tarafından belirlenmektedir. Diş renklerinin de buna dahil olduğunu söylemek mümkündür. Ancak herkesin hayali inci gibi parlak ve beyaz dişlere sahip olmaktır. Bunun hem sağlık açıdan hem de özgüven açısından etkileri göz ardı edilemeyecek boyuttadır. Peki dişlerin kusursuz görüntülerini kaybetmelerine neden olan diş sararması neden olur? Diş sararması nasıl önlenir?
Genel olarak değinmek gerekirse dişlerin sararmalarına neden olan iki ana neden mevcuttur. Bu nedenlerin ilki, yapısaldır. Kimi bireylerin dişleri yapısal olarak beyazdır. Kimilerinde ise durum tam tersidir. Bu durumda diş sarılıklarının görülmesi muhtemeldir. Diğer neden ise beslenme alışkanlığı ile ilgilidir. Yeme içme alışkanlığının diş rengi üzerinde doğrudan etkisi vardır. Bu çerçevede değinilmesi mümkün olan noktalar şu şekilde sıralanabilir:
Ev tipi ve ofis tipi olmak üzere iki farklı diş sararmasını giderme yöntemi mevcuttur. Bunun dışında beslenme alışkanlıklarını düzenlemek de diş sararmalarının önlenmesini ya da en azından azaltılmasını beraberinde getirecektir.
Ev tipi diş sararmasını önleme yöntemlerinin en temel olanı, düzenli diş fırçalamadır. En azından sabah ve akşam olmak üzere, mümkünse öğün sonrası dişleri fırçalamak oldukça önemlidir. Diş fırçalarken de diş minesine uygun bir macun ve fazla sert tüylere sahip olmayan diş fırçaları tercih edilmelidir. Buna ek diş ipi kullanmak, ağız çalkalama suları kullanmak gibi yöntemler de sararmaları giderebilecektir.
Özellikle yapısal kaynaklı sararmalarda ev tipi yöntemlerin etki etmesi ne yazık ki mümkün değildir. bu durumlarda bir uzman desteği ve görüşü olmak gereklidir. Uzman diş hekimleri tarafından özel olarak dönemlerde yaygın olarak tercih edilen diş beyazlatma yöntemi ise bleaching yöntemidir.
Bleaching (diş beyazlatma) işleminin bu denli yoğun tercih ediliyor olmasının en temel nedeni, son derece ağrısız olmasıdır. Bu yöntemde diş yüzeyleri beyazlatıcı bir jel ile kaplanmakta, ardından ise ortalama 40 – 60 dakika boyunca bir ışığa maruz bırakılmaktadır. Uygulama sonrasında ise dişlerin genel olarak 6 ile 8 ton aralığında beyazladığı görülmektedir.
Yapısal olarak diş sararması görülmeyen kişilerin, diş sararmalarını önlemek için uygulamaları gereken birtakım ipuçları mevcuttur. Bu ipuçlarını aşağıda verildiği şekilde örneklendirmek mümkündür.
Su İçmek
Su hem genel sağlık hem de ağız sağlığı üzerinde büyük bir öneme sahiptir. Yeterli seviyede su tüketmek, ağız içerisinde bulunan tortuların giderilmesini ve yiyecek kalıntılarından kurtulunmasını beraberinde getirecektir. Özellikle florürlü su içmek, diş çürüklerine karşı önlem alınmasını da beraberinde getirecektir.
Temizlik Rutini Oluşturmak
Günde 3 kere diş fırçalamak ya da her yemek sonrasında diş fırçalamak ne yazık ki özellikle çalışan bireyler için mümkün değildir. Ancak bunu telafi etmek amacıyla sabah ve akşam dişlerin fırçalanması mümkündür. Özellikle uyumadan önce dişleri fırçalamak oldukça önemlidir.
Diş ipi kullanımı ihmal edilmemelidir. Diş fırçalarının uzanmadığı yerlerdeki yemek kırıntılarını gidermenin yolu diş ipi kullanımıdır. Bu sebeple bu temizlik ürünü de rutine mutlaka eklenmelidir. Beyaz, inci gibi bir gülüşün sırlarından biri budur.
Sağlıklı Beslenme
Asitli içeceklerden, yoğun çay ve kahve tüketiminden uzak durmak dişlerin sararmasını önleyecektir. Özellikle kahvede bulunduğu bilinen kromojen adı verilen koyu pigmentlerin doğrudan dişleri sarartıcı etkisi mevcuttur.
Sigarayı Bırakmak
Yukarıda da belirtildiği üzere sigarada bulunan nikotin ve benzeri maddelerin diş minesine tutunması ve dişleri sarartması mümkündür. Sigarayı bırakmak ya da kullanımını azaltmak, diş sararmalarına karşı alınabilecek en temel örnektir.
Düzenli Hekim Kontrolü
Yapısal ya da alışkanlıklar temelli sararmalar için düzenli olarak hekim kontrolüne gitmek oldukça önemlidir. Bu sayede sararmalarına karşı etkili çözüm yöntemleri uygulanacak ya da önerilecektir.
Düzenli diş hekimi kontrolleri hem diş sağlığı hem de diş estetiği açısından oldukça önemlidir. Çoğu zaman estetiksel bir kaygı ile diş hekimine giden hastaların, diş sağlığına yönelik bir tehdidi öğrendiklerini ve bu sayede sağlıklarını güvence altına aldıklarını söylemek mümkündür.
Düzenli diş hekimi kontrolü, aslında henüz ciddi belirtiler vermeye başlamamış olan diş sorunlarının tespit edilmesinin en sağlıklı ve doğru yoludur. Gülüş estetiğini de destekleyen kontrol detaylarıyla dişteki sorunlar henüz ciddi boyutlara ulaşmamışken tespit edilmekte, bu ise daha sağlıklı ve görsel bir ağız yapısı ortaya çıkarmaktadır.
Diş beyazlatma etkisi kalıcı değildir. Etkinin zaman içerisinde azalarak yok olacağını söylemek mümkündür. Bu sebeple belirli aralıklarla diş hekimi kontrolleri yaptırmak önemlidir.
Özellikle ilk 1-3 gün aralığında dişlerde hafif boyutlarda hassasiyet görülmesi muhtemeldir. Çoğu zaman görülmediğini söylemek de mümkündür. Ancak görülmesi durumunda herhangi bir paniğe ya da endişeye mahal verilmemelidir.
İlk birkaç gün, tercihen bir hafta, aşırı sıcak ya da soğuk besinler tüketilmemelidir. Hastalara yönelik verilen diyet listelerine uyulmalı, liste dışına çıkmamaya ise özen gösterilmelidir.